Yağmurun yuttuğu ülke…

Yağmurun yuttuğu ülke…
Yaklaşık 4 aydır süren muson yağmurları Pakistan’ın üçte birini sular altında bıraktı. Karabulutların hala gökyüzünde dolaştığı ülkede, sel felaketi onlarca köyü yuttu, 37 milyon insanı yerinden etti. Felaketi yerinde görmek için selden en çok etkilenen bölgelerden biri olan Pakistan’ın Sind eyaletine gittik. Çamur deryasına dönen eyalette, insanların su bentleri üzerindeki çadırlarda verdiği ömür çabasına şahit olduk…

PAKİSTAN’da haziran ayında başlayan muson yağmurları, ülke tarihinin en büyük felaketlerinden birine neden oldu. Çok yağışlardan ötürü ülkeye hayat veren İndus ve Kabil ırmakları taşıp, sel felaketine neden oldu. Kent merkezleri göle döndü, işyerleri, meskenler ve tarım toprakları sular altında kaldı. En büyük ziyanı alan Hayber-Pahtunhya, Pencap, Belucistan ve Sind eyaletlerinde yaklaşık 37 milyon insan selden etkilendi. 499’u çocuk, 280’i bayan 1400’den fazla kişi ömrünü yitirdi. 12 binden fazla insanın yaralandığı felakette 1 milyon 750 bin civarında mesken hasar gördü, bu meskenlerin yaklaşık 600 bini ise büsbütün yıkıldı.PAKİSTAN’da haziran ayında başlayan muson yağmurları, ülke tarihinin en büyük felaketlerinden birine neden oldu. Çok yağışlardan ötürü ülkeye hayat veren İndus ve Kabil ırmakları taşıp, sel felaketine neden oldu. Kent merkezleri göle döndü, işyerleri, konutlar ve tarım toprakları sular altında kaldı. En büyük ziyanı alan Hayber-Pahtunhya, Pencap, Belucistan ve Sind eyaletlerinde yaklaşık 37 milyon insan selden etkilendi. 499’u çocuk, 280’i bayan 1400’den fazla kişi ömrünü yitirdi. 12 binden fazla insanın yaralandığı felakette 1 milyon 750 bin civarında konut hasar gördü, bu konutların yaklaşık 600 bini ise büsbütün yıkıldı.

ÜSTÜMÜZDE KARABULUTLAR 

Felaketi yerinde görmek için selden en çok etkilenen bölgelerden biri olan Pakistan’ın Sind eyaletine gittik. Ülkenin en büyük kenti olan Karaçi’den ‘Sajawal’ bölgesine seyahatimiz yaklaşık 3 saat sürdü. Bu seyahat sırasında yolun sağ ve sol taraflarında bulunan tarım yerlerinin göle döndüğünü gördük. Sel bölgesine yaklaştıkça havadaki nem oranı arttı, bunaltıcı bir hale geldi. 

İndus ırmağını geçtikten sonra yağmurun habercisi olan karabulutlar dolaşıyordu üstümüzde. Kısa bir ortadan sonra karabulutlar yerini bir anda bastıran şiddetli bir yağmura bıraktı. Gün uzunluğu devam eden yağmura karşın Sajawal’e vardık. Sajawal’de birinci gördüğümüz görüntü ise su bentlerinin üzerinde yer alan binlerce çadır oldu.

MUSON DİNMEK BİLMİYORDU

Aralıksız yağan yağmurlar, bölgedeki birçok köyün büsbütün su altında kalmasına neden olmuştu. Selden kaçan bölge halkı yanlarına birkaç modül eşya alarak konutlarını, köylerini geride bırakmak zorunda kalmış. Nispeten şanslı olanlar birkaç inek yahut koyununu selden kurtarabilmiş… 25 gün evvel köylerini terk ettiklerini anlatan bir çocuk babası Munuver Mallah (25), “Bizim köyümüzde 150 aile yaşıyordu. Selden ötürü herkes köyü terk etti. 50 aile buraya geldi. Öbürleri diğer yerlere gitti. Gidecek öteki bir yerimiz yok. Burada yardıma gereksinimimiz var” diyor. 8 çocuk annesi Sarah ise, “2010 yılında da buna emsal bir sel meydana geldi. O vakit da konutumuzu terk etmek zorunda kaldık. Ancak şimdiki sel felaketi evvelkine nazaran çok daha büyük. Yağmurlar durup sel suları çekilene kadar burada beklemek zorundayız. Bu aylarca sürebilir” diye konuşuyor.

ÇAMURA UZANAN DOST ELİ

Pakistan’a yardım eli uzatan Türk Kızılay’ı selzedeler için çadırlar kurdu. Hijyen kitleri dağıtıp, besin yardımında bulunan Türk Kızılay’ı çocuklara da oyuncaklar verdi. Sel bölgelerini gezerek incelemelerde bulunan Türk Kızılay Genel Lideri Dr. Kerem Kınık, “Pakistan’da meydana gelen bu afet, doğal bir afet üzere gözükse de aslında iklim değişikliği ve global ısınmanın sonucu meydana gelen bir afettir. Global ısınmanın yüzde 92’sinin sorumlusu kuzeydeki gelişmiş ülkelerdir. Lakin bu afetlerin neredeyse tıpkı orandaki kurbanları güneydeki bu gelişmemiş ülkelerdir. Yani gelişmiş ülkeler çok büyük fosil yakıtlar kullanıyor. Sekiz silindirli araçlarıyla, büyük motorlarıyla fosil yakıtları kullanıyorlar, karbon emisyonu oluşturuyorlar. Burada hayvanların üzerine binerek yaşayan insanları ise bu seller vuruyor. Etkilenen bölgenin genişliğine baktığımızda dünyanın geleceği açısından çok büyük alarm zillerinin çaldığını görüyoruz.Pakistan ve Türkiye tarih boyunca daima yan yana durmuştur. Bugün el uzatma vakti bizde. Onlar sendelediler düştüler, bizim el uzatmamız gerekiyor. Yardımlarımızı ulaştırmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

ÇIPLAK AYAKLA YİYECEK KUYRUĞU

Sel felaketi en çok bayan, çocuk ve yaşlıları etkiledi. Çocuklar çıplak ayakla çamurun içinde geziyor, yaşlılar ise birkaç günlük erzak yahut ilaçları için saatlerce kuyrukta beklemek zorunda kalıyor. Nurçem Ramzani ismindeki bayan, 9 yaşındaki oğlu Gurbani’nin felçli olduğunu belirterek şunları söylüyor: “Oğlum doğduktan 14 gün sonra çocuk felcine yakalandı. Yalnız sağlıklı ve özel besinler tüketebiliyor. Fakat bu şartlar altında ona uygun besin bulamıyoruz. Ayrıyeten oğlumu hastaneye götürmem gerekiyor. Ancak hastaneye verecek paramız yok.”