Dolandırıcıların eli Türkiye’ye kadar uzanmış! İnternette aşık olup tüm servetlerini kaptırıyorlar…

Dolandırıcıların eli Türkiye’ye kadar uzanmış! İnternette aşık olup tüm servetlerini kaptırıyorlar…
Yeni bir dolandırıcılık metodu kısa mühlet içinde tüm dünyayı tesiri altına aldı. Kurbanlar hem kalp kırıklıkları yaşıyor hem de ömür uzunluğu yaptıkları birikimleri kendi elleriyle dolandırıcılara teslim ediyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan bir araştırma, kurbanların kimilerinin Türkiye’de yaşadığına işaret etti. Pekala neler oluyor? Dolandırıcılar kurbanlarını nasıl kandırıyor?

İnternet üzerinden tanışan iki kişi… Kısa müddette doğan bir aşk… Birkaç hafta süren flört sürecinin akabinde yapılan “bir ömür uzunluğu beraberlik” planları… 

Kulağa epeyce romantik geliyor değil mi? Pekala bu öykünün birkaç ay sonra taraflardan birinin kalp kırıklığıyla ve bütün birikimini kaybetmesiyle sonuçlandığını söylesek?

Bu durum birinci bakışta klasik bir aşk dolandırıcılığı üzere görünse de ne yazık ki bundan çok daha fazlası. Süratle yaygınlaşan bu acımasız ve hayli karmaşık organize hata, kısaca “pig butchering” (domuz kasaplığı) olarak isimlendiriliyor. Global cürüm örgütlerinin bu yolla dolandırıp hayatlarını mahvettikleri kurbanların sayısı günden güne artıyor.

Pig butchering dolandırıcılıkları birinci olarak 2019 yılında Çin’de ortaya çıktı, 2021 yılından bu yana da tüm dünyaya yayıldı. Çince “sha zhu pan” tabirinin karşılığı olan pig butchering kapsamında kurbanların cüzdanları tabir-i caizse mezbahaya götürülmeden evvel güzelce şişmanlatılıyor. Karşılarındaki bireye âşık olan ve inanç duymaya başlayan kurbanların kripto paraya çevirdikleri tüm servetleri, uzun soluklu bir planın son etabında saniyeler içinde ellerinden alınıyor.

Bu yolla yüz milyonlarca dolarlık kripto paranın dolandırıcıların eline geçmesinin akabinde Interpol ve FBI üzere kuruluşlardan peş peşe ikazlar geldi. FBI’ın bir raporuna nazaran, yalnızca 2021 yılında, kriptolu aşk dolandırıcılıklarının kurbanları, toplamda 429 milyon dolar kayıp yaşadı.

İngiltere’yle ilgili net datalar yok fakat kripto para dolandırıcılıklarının süratle arttığı bildiriliyor. Dolandırıcılığa uğrayanların başvurduğu ActionFraud’un Aralık 2022 bilgilerine nazaran, tüm kripto para dolandırıcılıklarında bir yıl öncesine nazaran yüzde 72’lik artış yaşandı. Toplam kayıp 329 milyon sterlini buldu.

Ülkede geçen ay görülen bir dava da problemin boyutlarını gözler önüne serdi. Wiltshire’da yaşayan emekli bir polis, 100 bin sterlin civarındaki emekli ikramiyesinin tamamını bir “pig butchering” tezgahına kaptırınca hayatına son verdi.

TEZGÂH DAİMA BİREBİR BİÇİMDE İŞLİYOR

Dolandırıcıların çalışma metodu genelde daima tıpkı. Önce genç, hoş, varlıklı, çoğunlukla Asyalı bir bayan ya da erkek, potansiyel kurbanla konuşmaya başlıyor. İlişkiler bazen toplumsal medya aracılığıyla, bazen arkadaş bulma yahut yabancı lisan öğrenme uygulamaları aracılığıyla, bazen de “yanlış numara”ya gönderilen SMS’lerle kuruluyor. Sohbetlerin sıklığı vakitle artıyor. Fotoğraflar, sesli iletiler alınıp gönderilmeye başlıyor.

Bir mühlet sonra kripto para konusu açılıyor. Dolandırıcı, filanca cüzdanı ya da falanca platformu kullanarak çok yüksek getirili yatırımlar yaptığını belirterek kurbanı heveslendiriyor. Ne var ki kurban kelam konusu platformun ya da cüzdanın, dolandırıcılar tarafından kurulmuş bir tuzak olduğunu, tüm parasını kendi elleriyle dolandırıcılara teslim ettiğini bilmiyor.

Bu ortada vakit geçiyor, sohbet ilerliyor, kurban karşısındaki şahsa daha çok güvenmeye başlıyor. Yatırım yapmayı kabul eden kurban başlangıçta hakikaten de vadedildiği üzere çok âlâ kar elde ediyor.

Endişelenecek bir şey olmadığını gören kurban, daha fazla para yatırmaya ikna ediliyor. Yatırımların en üst düzeye ulaştığı noktada ise paralar ve kurbanın âşık olduğu dolandırıcı sırra kadem basıyor.

CÜZDANINDA 0’I GÖRÜNCE AKLI BAŞINDAN GİTTİ

İngiltere’de yaşayan ve Aralık 2021’de dolandırıcılara 54.000 sterlin kaptırmış olan Sam isimli kurban başından geçenleri The Observer gazetesine anlattı.

46 yaşında bir makine mühendisi olan Sam, Kasım 2021’de New York’ta yaşayan bir bayanla çevrimiçi sohbet etmeye başladı. Jessica isimli bayan 30’lu yaşlarındaydı ve Çinliydi. Sam’e Instagram’dan ileti atmıştı.

O sırada Sam sıkıntı günler geçiriyordu. Eşinden yeni ayrılmış, babasının kanser olduğunu öğrenmişti.

Birkaç hafta sohbet ettikten sonra Jessica kripto yatırımlarından bahsetmeye başladı. Sam evvel “arkadaşının” tavsiye ettiği platforma küçük bir ölçü para yatırdı, kazandıkça yatırımlarını artırdı.

Jessica bir noktada “Neden daha fazla yatırım yapmıyorsun?” deyince Sam kuşkuya kapıldı. Jessica’nın kendisine gönderdiği fotoğrafları Google’da aratınca, fotoğraftaki bayanın bir Japon model olduğunu keşfetti. Bunu Jessica’ya söyleyince bayan Sam’i WhatsApp’ta engelledi. Bunun üzerine kripto para cüzdanını denetim eden Sam, “0” sayısını görünce beyninden vurulmuşa döndü. Sam, “Banyoya gidip yarım saat boyunca aynaya baktım” diye konuştu.

Aradan geçen bir yıldan fazla vakte rağmen yaşananları hâlâ sindiremediğini söyleyen Sam, “Olan biteni aileme anlatamadım. Bir yıldır yakın arkadaşlarımla bile görüşmüyorum” dedi.

Kendine sık sık “aptal” diyen Sam, “İnsanlar, ‘Salağa bak. Sen nasıl düştün buna?’ diyecekler. Ancak o vakitler Jessica’nın samimi olduğuna inanıyordum. Duygusal olarak berbat bir periyotta olduğum için kapılıp gittim. Karşıdaki kişinin benden faydalanmasına müsaade verdim” diye konuştu.

DOLANDIRICILAR İNGİLTERE’DE KURDUKLARI ŞİRKETLERİ KULLANIYOR

The Observer’ın Araştırmacı Gazetecilik Ofisi iş birliğiyle gerçekleştirdiği bir çalışma, global cürüm çetelerinin İngiltere’yi operasyonlarının merkezi haline getirdiğini ortaya koydu. Çünkü bu ülkede şirket kurmak için gerekli kriterler epey gevşek.

Yapılan tahlil sonucunda İngiltere merkezli 168 şirketin isminin çeşitli kripto para ve döviz alım satımına karıştığı, bunların yarısının pig butchering dolandırıcılığı olduğu belirlendi.

Söz konusu şirketlerin kayıt adreslerinin boş dükkanlar, konutlar, hatta devlet eliyle inşa edilmiş toplu konutlarda bulunan apartman daireleri olduğu da ortaya çıktı. Şirketlerin kıymetli bir kısmının tıpkı adresi ve internet alan ismini kullanması, yöneticilerin birçoklarının ise Çin’de yaşaması dikkat çekti.

Söz konusu şirketlerin yasadışı yollarla elde ettikleri paraları İngiltere’de aklıyor olabileceği de vurgulanan haberde görüşlerine yer verilen kara para aklamayla çaba uzmanı Graham Barrow, “Bu benim son 20 yılda gördüğüm en büyük skandallardan biri. İngiltere hükümetinin bunu önlemek için bir şey yapmıyor olması utanç verici bir fiyasko” diye konuştu.

ÖZELLİKLE BAYANLAR KÖLE ÜZERE KULLANILIYOR

Bu işin görünen yüzü. Perde gerisinde durumun daha da dehşetli olduğu, Asya ülkelerinden getirilen binlerce kişinin çoğunluğu Kamboçya’nın Sihanoukville kentinde bulunan “dolandırıcılık atölyeleri”nde köle üzere çalıştırıldığı tarafında raporlar bulunuyor. Düzmece iş ilanlarıyla kandırılan bu şahıslar, dolandırıcılığa karışmayı reddettiklerinde dayak, aç bırakma üzere azaplarla karşı karşıya kalıyor.

TÜRKİYE’DEN KURBANLARI DA DOLANDIRMIŞLAR

Uzmanlar pig butchering dolandırıcılıklarının muvaffakiyetinin sırrının kurbanları para yatırdıkları platformların gerçekliğine inandırmaktan geçtiğini belirtiyor. Burada da devreye İngiltere’deki üzere naylon şirketler giriyor.

The Observer’ın araştırması bahsi geçen 168 şirket aracılığıyla son 3 ayda İngiltere, ABD, Kanada, Türkiye, Almanya ve Polonya’dan kurbanların dolandırıldığını, toplam meblağın milyonlarca sterline ulaştığını gösterdi.

Gazeteye konuşan kurbanlardan kimileri, şirketlerin kayıtlarının İngiltere’de bulunmasının güvenilirliği artırdığına vurgu yaptı. California’da yaşayan bir kurban, “Bu şirket Çin’de olsa güvenmezdim. İngiltere’de olunca para kaptırsam bile geri alabilirim diye düşündüm” tabirlerini kullandı.

ADRESLERİN GERÇEK SAHİPLERİ DE ŞİKAYETÇİ

Bu kurbanın para yatırdığı şirketin adresine kayıtlı 16 naylon şirket daha olduğu da ortaya çıktı. Tüm şirketler bu adreste bulunan Çin lokantasının sahibi ismine kayıtlıydı. Lokantanın sahibi Jin Lin ise şirketlerin kendi isteği dışında kurulduğunu, perde ardında kim olduğunu bilmediğini belirtti ve ekledi:

“İstedikleri adresi kullanıp şirketin burada olduğunu söyleyebiliyorlar. Lakin hiç kimse şirketin gerçek yerini bilmiyor. Bana daima bu şirketlerle ilgili mektuplar geliyor. Gelenleri iade ediyorum lakin ben ne yapabilirim ki?”

Kullanılan adreslerden birinde oturan ailenin babası ise hatalıların konutunu bu halde “işgal etmesinin” hayatını bir kabusa çevirdiğini belirtti.

Bir öteki adreste yaşayan kişi de posta kutularına daima tanımadıkları bireylere hitaben yazılmış mektuplar geldiğini söyledi. 5 senede 3000-4000 mektup aldıklarını söyleyen daire sakini, “Bazen beşerler gelip bu şirketlerle ilgili sorular soruyor. Aileme ‘Ben meskende yokken kapıyı açmayın’ diyorum” tabirlerini kullandı. İlgili makamlara durumu şikâyet ettiğini de belirten kaynak mektupların gelmeye devam ettiğini kelamlarına ekledi.

The Observer’ın “‘Everything is fake’: how küresel crime gangs are using UK shell companies in multi-million pound crypto scams” başlıklı haberinden derlenmiştir.