UBS’te mevduat girişinde olumlu tablo

UBS’te mevduat girişinde olumlu tablo
Credit Suisse’i satın alan UBS’te mevduat girişleri güçlü bir tablo çizerken, bankanın kârı iddiaların altında kaldı.

Bankacılık krizinin patlak verdiği birinci çeyreğe ait banka bilançoları gelmeye devam ediyor.

İsviçreli UBS de birinci çeyreğe ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı.

Banka geriliminin yükseldiği günlerde Credit Suisse Group AG’yi satın alan UBS’in bu süreç öncesinde varlıklı müşterilerinden 28 milyar dolar mevduat girişi sağladığı, bu fiyatın 7 milyar dolarlık kısmın satın almayı takip eden 10 günde geldiği ortaya çıktı.

Mevduatlarda yaşanan artış UBS bilançosunun olumlu tarafını gösterse de İsviçreli bankanın kârı, finansal kriz öncesi ipotek teminatlı menkul değer satışları ile ilgili dava için 665 milyon doları kenara ayırması nedeniyle varsayımları karşılayamadı. Banka ayrıyeten jeopolitik tansiyonların ve bankacılık kesimindeki son likidite telaşlarının müşteri faaliyetlerini baskıladığı ve önümüzdeki aylarda yeni para girişlerini olumsuz etkileyebileceği konusunda uyardı.

Credit Suisse’ten 69 milyar dolar çıkmıştı

Credit Suisse, birinci çeyrekte 61,2 milyar franklık (69 milyar dolar) net çıkış yaşandığını belirtmişti. Bankanın açıklamasında bu çıkışların ölçülü olduğu vurgulandı. Bununla birlikte kelam konusu çıkışların bilakis dönmediği de söz edildi. Varlık İdaresi ünitesinde 1,3 milyar İsviçre frangı fiyatında bir şerefiye bedel kaybı kaydeden Credit Suisse, UBS ile birleşmesi sonuçlanana kadar iş ve operasyonlarına yönelik risklerin “daha da şiddetlendiğini” söyledi.

Açıklamada, Credit Suisse’in bu yılın birinci çeyreğindeki performansında, bankanın iflasın eşiğine gelmesi ve UBS Group tarafından satın alınmasına yönelik planların tesirli olduğu belirtildi.

Credit Suisse’ten bu yılın birinci çeyreğindeki net varlık çıkışının bilhassa geçen ayın ikinci yarısında arttığı bildirildi.

ABD’de geçen ay Silikon Vadisi Bankası ve Signature Bank’ın iflası, Avrupa bankalarını da baskı altına almıştı. Bunun tesiri, İsviçre’nin en büyük ikinci bankası olan 167 yıllık Credit Suisse’de görüldü. Bankanın pay senedi süratle düştü ve satış baskısı piyasa geneline yayılmıştı. UBS, devlet ve merkez bankası dayanağıyla Credit Suisse’i 3 milyar franga satın almıştı.