Köşe yazarımız Cengiz Erçağ’ın bu haftaki yazısı ”Yeni bir yıla başlarken”

Yeni bir yıla başlarken,
Dedik ya yeni bir yıl yeni umutlar demek ve yeni yıl herzaman yeni bir enerji demektir.
Ancak yeni yılın daha ilk günlerinde özellikle seyrüsefer harçlarına yapılan zamlar bir anda enerjimizi alıp
götürdü.

Hele de elektriğe gelen katmerli zam, iyiden iyiye bizi yeni bir karamsarlığa doğru sürüklemeye başladı.
Doğrudur her yıl harçlara belli oranlarda zam yapılır, buna alıştık veya alıştırıldık hatta kanıksadık
diyebiliriz. Ancak bu seferki bayağı fazla geldi.

Örneğin seyrüsefer harçlarına % 167 oranındaki artış çok fazla oldu. Yanlışım varsa düzeltirim mutlaka
benim bildiğim her yıl yapılan bu artışlar yıllık “Yıllık Enflasyon” oranınında yapılıyordu.
Dediğim gibi yanlışım yoksa öyleydi diye biliyorum.

Bu kadar yüksek bir artışın mutlaka bir açıklaması olmalıdır diye düşünüyorum.
Yoksa yıllık enflasyon açıklanan rakamların çok daha mı üzerindedirki ben herkes gibi öyle olduğunu
biliyor, görüyor ve yaşıyorum.

Kişisel önerim; seyrüsefer harçlarını tamamı ile kaldıralım bunun yerine benzin ve mazota sırf bu konuda
ayrı bir fon oluşturarak, litre başına belli bir üçret eklemesi yapalım ve herkes de kullandığı kadar bu fona
ödeme yapsın. Aksi takdirde yine bir çok kişi seyrüsefer çıkartmama yoluna gidecek. Benden söylemesi.

Piyasalara baktığımızda, özellikle mal ve hizmet sektöründe yaşanan artışlar dudak uçuklatmaya devam
ediyor. Bu durum nereye kadar devam edecek ve nerede duracak şimdilik meçhul.

Bu konuyu buralardan çok yazdık ve sanırım bu durum devam ettiği sürece de yazmaya devam edeceğiz.
2024 yılı hepimizin de malumu olduğu üzere ekonomik olarak zor bir yıl oldu. Bu gidişle 2025 yılı bir
önceki yılı aratacak gibi duruyor. Umarım yanılırım ve öyle olmaz…

Elektrik sorunumuz halen devam ediyor ve sanırım bu yıl da devam edecek gibi duruyor.
Elektriğe gelen astronomik zammın da girdi maliyetlerini artırdığını yine buralardan çok yazdık ancak
anlatamadık. Maliyetlerin artması direk olarak fiyatlara yansıdığı için pahalılık kaçınılmaz olmaya devam
edecek.

Umarım, 2025 yılında özellikle Sürdürülebilir “Yeşil Enerji” konusuna çok ciddi olarak eğilip bu konuda
çalışmalar başlatarak orta vadede maliyetlerin düşmesi konusunu gündeme alırız.

Aksi takdirde girdi maliyetlerinin önemli bir parçası olan enerji harcamaları artacağından dolayı bu yıl
hayatın ucuzlamasını beklemek hayal olacak.

Üretimde de yine mevcut politikaların yeniden gözden geçirilmesi gereken bir döneme girdik, çünkü arz
talep dengesinin bozulması doğal olarak ithalatı tetikleyeceğinden özellikle birim fiyatlarında yaşanacak
pahalılık kaçınılmaz olacaktır. Dış Ticaret açığından hiç bahsetmiyorum bile ve bunun yaratacağı
enflasyondan.
Ve en önemlisi denetim, umarız bu yıl bir çok sektör özellikle tedarik zinciri ve perakente satış yapılan
işletmelerin sıkı denetimi gerçekleşir de herkes kafasına göre fiyatlandırma yapmaz.
Güzel bir yıl olsun kalın sağlıcakla..