Üç yıl evvel tablolarını plajda 400 dolara satıyordu! Artık yapıtı 1,6 milyon dolara alıcı buldu…

Üç yıl evvel tablolarını plajda 400 dolara satıyordu! Artık yapıtı 1,6 milyon dolara alıcı buldu…
27 yaşındaki Kanadalı ressam Anna Weyant’ın Instagram’ında sergilediği ve plajda 400 dolarak sattığı tablolarının pahası üç yıl sonunda 1,6 milyon dolara ulaştı. Pekala lakin dudak uçuklatan bu muvaffakiyet nasıl geldi? İşte sinema üzere bir öykü…

Kanadalı ressam Anna Weyant, New York’da bulunan Christie’s Müzayede Konutunda birinci defa sergilendiği gecede canlı yayına katılamayacak ve hatta müzayedeyi izleyemeyecek kadar gergindi. 27 yaşındaki genç bayan bunun yerine Manhattan’daki küçük dairesine kapandı ve bir arkadaşı haber gönderene kadar telefonuna dahi bakamadı.

Uluslararası çağdaş sanat galerilerinden Gagosian tarafından temsil edilen ve yıldızı yeni yeni parlayan Weyant, yeteneği ve fotoğraf piyasasındaki süratli yükselişiyle yakın vakitte tüm dikkatleri üzerine çekti.

Christie’s’deki birinci müzayedesinde, iki yıl evvel yaklaşık 12 bin dolara sattığı “Summertime” ismini taşıyan tablosunun 1,6 milyon dolara satıldığını öğrendiğinde ise duyduklarına inanamadı.

Genç sanatçı bu satışla birlikte, çağdaş sanat dünyasının tepesine uçarcasına yükselmiş oldu. Yaklaşık üç yıl evvel Kanada’nın Calgary kentinde mütevazı bir başlangıç yapan sanatçı için bu adım adeta bir peri masalını andırıyordu.

Anna Weyant’ın iki yıl evvel 12 bin dolara sattığı ‘Summertime’ isimli tablosu Christie’s Müzayede Konutu’nda düzenlenen açık arttırmada 1,6 milyon dolara satıldı. Fotoğraf: Christie’s

TABLOLARI HAVADA KAPIŞILIYOR

Hollandalı ustaların yapıtlarından ilham alan ve çoklukla bayan figürleri resmeden Weyant, üç yıl evvel sanat eleştirmenleri ve galericilerin ilgisini üzerine çekmişti.

Bugün yaklaşık 50 tablodan oluşan yapıtları şimdiden sanat koleksiyonerleri Glenn Fuhrman ve Stafford Broumand üzere isimlerin eline geçti. ABD’nin Los Angeles kentinde bulunan County Sanat Müzesi ise kısa mühlet evvel Weyant’ın çalışmalarının yer aldığı bir stant düzenledi. Eski Venedik Bienali küratörü Francesco Bonami de yakında Weyant’ın farklı Bienallerde yer alacağını ve bunun onun mesleği için bir dönüm noktası olacağını açıkladı.

Peki ancak 27 yaşındaki Weyant üç yıl içinde böylesi bir yükselişe nasıl imza attı? İşte karşınızda, çağdaş sanatın “yıldız” kızı Anna Weyant’ın pırıltılı yükselişi…

INSTAGRAMDA TANINDI, BİRİNCİ FOTOĞRAFINI 400 DOLARA SATTI

Üç yıl evvel Instagram hesabında yayınladığı fotoğraflarıyla tanınan ve sokakta birinci fotoğrafını 400 dolara satan 27 yaşındaki Anna Weyant birkaç yapıtının müzayedelerde 1 milyon doları aşan satışlara ulaşacağını ve hiç elbet böylesi bir ilgiyle karşılaşacağını kestirim edemezdi.

1995 yılında Kanada’nın Calgary kentinde doğan Weyant, ABD’deki Rhode Island School of Design’da fotoğraf eğitimi görmüş bir isim. 

Kanada’da düzenlenen müsabakada üçüncü olan Weyant, 2017’de mezun olduktan sonra rotasını Hangzhou’daki Çin Sanat Akademisi’ne kaydırdı. Çin klasik sanatlarıyla yakın bir bağlantı kuran Weyant, pastelsi tonları çalışmalarına dahil etti.

O günden bugüne o denli bir noktaya ulaştı ki, onun tablolarını satın almayı bekleyen 200 kişi sırada gün sayıyor.

‘YÜKSEK ORANLI SATIŞLAR ÜZERİMDEKİ BASKIYI DAHA DA ARTTIRDI!’

Fakat, her yükseliş içinde türlü kaygıları de barındırıyor. O denli ki, galerilerin vakit geçtikse daima artan fiyatlar için “müşteri” aramaları ve bir mühlet sonra artan fiyatlar nedeniyle yeni alıcılar bulamaması bu düzeydeki bir sanatçı için büyük düşüş manasına gelebilir.

Çağdaş sanatın yeni yıldızı Anna Weyant.

Kısacası, müzayedelerde fiyatların “dramatik” bir biçimde yükselmesi genç sanatkarlar için büyük bir muvaffakiyet olarak görülse de koleksiyonerler büyük fiyat artışlarına ayak uyduramayabiliyor. Daha varlıklı koleksiyonerlerin öteki sanatkarlara yönelmesi durumunda ise bu çöküş hızlanıyor.

Bu nedenle Weyant, tek vuruşta çöken “harika” bir sanatçı olmak istemediğinin altını çiziyor ve şunları ekliyor:

“İnsanlar beni tebrik etmeyi sürdürüyor fakat bu satış beni rahatlatmak bir yana üzerimdeki baskıyı daha da arttırdı.”

‘SANAT DÜNYASI GENÇ YETENEKLERİ TÜKETMEYİ SEVER’

Geçtiğimiz aylarda, New York’da bulunan bulunan üç büyük müzayede meskeninin her biri Weyant’ın çalışmalarını yüksek ölçülere satışa çıkartmış, satışa çıkmadan evvel ise kolksiyonerlerin prim ödemeye hazır olduğu dahi gündeme gelmişti.

“Tanrılar katında” süren pazarlıklar ve rekabet devam ederken Weyant, ABD’deki müzayede satışlarında sanatkarlara telif hakkı tanınmaması nedeniyle rastgele bir hisse alamadığını söylüyor.

Birdenbire çalışmaları milyonlarca dolara alıcı bulan genç sanatçı ileriye baktığını ancak tüm bu çılgınlığın gölgesinde fotoğraf yapmaya odaklandığını da belirtmeden geçemiyor.

Weyant’ın hayranlarından olan ve çalışmalarını büyük bir ilgi ile takip eden sanat eleştirmeni Jerry Saltz ise “Sanat dünyası genç yetenekleri tüketmeyi sever. Satış sayıları ve beklentiler nedeniyle başınızın içinde oluşan seslerle fotoğraf yapmak epey güç olabilir. Fakat tahminen de Weyan bununla başa çıkabilir” ifadesini kullandı.

BAŞARININ GERİSİNDE 77 YAŞINDAKİ GALERİ SAHİBİ Mİ VAR?

Kimilerine nazaran Weyant’ın süratli yükselişinin temelinde güçlü bir “mentor” bulunuyor.

27 yaşındaki genç sanatçı son bir yıldır dünyanın tartışmasız en güçlü sanat galerisinin kurucusu 77 yaşındaki Larry Gagosian ile münasebet yaşıyor. Ortadaki yaş farkı ile sanat etraflarında sıklıkla gündeme gelen ikilinin münasebeti, Weyant’ın süratli yükselişinde değerli bir etken olabileceği üzerinde duruluyor.

Weyant’ın Rhode Island Tasarım Okulu’ndaki profesörü Martin Smick yaşanmakta olan durumu kıymetlendirdi. Yakın vakitte çalıştığı galerileri terk ederek erkek arkadaşının galerilerinde stant açan Weyant’ı sanat topluluğunun “iğrenç” ithamlarına karşı savunduğunu söyleyen Smick, “Onu her fırsatta koruyorum” dedi.

Weyant’a üç yıl evvel New York’taki birinci ferdî standını verdiği galeri 56 Henry’nin sahibi Ellie Rines ise sanatkarın alakası nedeniyle başarılı olduğu argümanlarının temelinde bayan düşmanlığının yattığını belirtti.

‘ONU BÜYÜK MAKÛS KURTLARDAN MÜDAFAAYA ÇALIŞIYORUM!’

Farklı ülkelerde toplamda 19 fotoğraf galerisi bulunan Gagosian ise ortaya çıkan savlar karşısında sessiz kalmayı tercih etse de, Weyant’ın mesleği ile ilgili tartışmada kelam aldı.

Genç sanatkara öbür sanatkarlara nasıl davranıyorsa tıpkı formda davrandığını belirten Gagosian, “O çok akıllı ve ihtiyat sahibi bir sanatçı. Onu büyük berbat kurtlardan müdafaaya çalışıyorum” diyerek haklarında çıkan savların temelsiz olduğunu açıkladı.

27 yaşındaki genç sanatçı, Gagosian’ın akıl hocalığından memnuniyet duyduğunu ve bunun kendisi için bir rahatlık yarattığını belirterek tartışmalara nokta koydu.

‘KORKU VE TASALARIMI FOTOĞRAFLARINI YAPTIĞIM BAYANLARA AKTARDIM’

Hiç elbet Weyant’ın bu başarısı pek de görülen cinsten değil. O denli ki, sanat dünyasıyla geç tanışan toplumsal medya platformlarına yansıyan çalışmalarıyla ilgiyi bir anda üzerinde toplayan Weyant’ın Rhode Island School of Design’daki öğrenciliği periyodunda hayli başarılı olduğu anlaşılıyor.  

Here's #yyc teen Anna Weyant showing off some of her work – currently being shown at the National Gallery of Canada! pic.twitter.com/M42ARurXhK

— Calgary Eyeopener (@CBCEyeopener) August 18, 2014

Weyant, Kanada Ulusal Galerisi tarafından düzenlenen yarışta…

Öğrencilik periyodunda İngiliz ressam Lucian Freud’un impasto tarzını üzerine çalışan Weyant, birinci sınıfın akabinde katıldığı Kanada Ulusal Galerisi tarafından düzenlenen müsabakada birinci üçe girerek kendinden kelam ettirmeye başlamıştı.

İkinci yılında bayan ve genç kız figürlerinin bulunduğu kompozisyonlara yönelen Weyant, “Yeni bir ülkeye gitmek ve orada her şeye sıfırdan başlama fikri birinci başlarda ziyadesiyle baş karıştırıcıydı. Bununla birlikte, meskenimi özleyeceğimden korkuyordum. Tüm bu kaygı ve telaşları fotoğraflarını yaptığım bayanlara aktarabilirsem, en azından benimle birebir kederleri taşıyan birisiyle sohbet edebilirim diye düşündüğümü hatırlıyorum” diyerek birinci yola çıkışında yaşadığı sıkışmışlığa değindi.

‘ÇALIŞMALARINA BAKTIĞIMDA ONDAKİ BÜYÜK POTANSİYELİ ANLADIM’

Sanılanın bilakis Weyant’ın birinci durağı ABD olmadı; Hangzhou’daki Çin Sanat Akademisi’ne giderek, Asya sanatını inceleme fırsatı yakaladı. Burada geçirdiği yedi ayda, kentin sepya tonları paletini de etkiledi. Kalın fırça darbeleri incelmeye, toplar ise daha da yumuşamaya başladı.

Artık Weyant’ın önünde rengarenk ve epeyce varlıklı bir sanat hayatı bulunan New York vardı. 2018 yılında ülkesine dönen ve yeteneklerini geliştiren genç sanatkara birinci yardım eli kendisi üzere ressam olan Cynthia Talmadge’dan geldi.

Weyant’ı tek ayağını havaya kaldırmış bayan tablosunu inceleyen Talmadge, Weyant’ın çalışmalarından çabucak etkilendi. Genç sanatçısın çalışmalarını şahsî Instagram hesabından paylaşmaya başladı. Talmadge’ın dayanağı bununla da hudutlu kalmadı; onu sanat galerisi 56 Henry’nin sahibi Ellie Rines ile tanıştırdı.

Weyant’ın yeteneğinin farkında varan Rines, “Onun çalışmalarını incelediğimde, büyük bir potansiyeli olduğunu anladım” tabirini kullanıyor.

İlk olarak karma stantlara katılan Weyant, 2019 yılının yaz aylarında Hamptons sanat fuarında bir plaj havlusu üzerinde sergilediği tablolarını 400 dolara sattığında, yüzünde hayatını sanatıyla kazanan bir genç ressamın memnunluğu vardı.

‘ÇALIŞMALARININ NETLİĞİNİ VE HUZURSUZLUĞUNU SEVDİM’

Aynı yaz sanat eleştirmenlerinin ilgisini yavaş yavaş üzerine çekmeye başlayan Weyant, New York’taki birinci ferdî standını “Dollhouse’a Güzel Geldiniz” ismiyle 56 Henry’de açtı. Çalışmalarında kasvetli genç kızları ve erken ergenliğin tüm acılarını yansıtmıştı.

Sergilediği tüm tablolar 2 ila 12 bin dolar ortasında alıcı bulunca adeta hayallerini gerçekleştirmişti. New York üzere sanat dünyasının kalbini temsil eden bir kentte kendi ayakları üzerinde yükseliyordu.

Koleksiyonerler ve galeri sahipleri yükselen genç sanatkarın çalışmalarına erişebilmek için yarışıyor, örneğin özel bir danışman olan Joe Sheftel onun fotoğraflarını toplamaya başlayan müşterileri için Weyant’ın tablolarının peşine düşüyordu.

Tam bu sıralarda, Half Gallery’den Bill Powers, Weyant’ın çalışmalarını galeriler sahibi Gagosian’a hararetli bir biçimde anlatıyordu. Bir partide Weyant ile tanışan Gagosian’ın genç sanatkara dair birinci görüşü “İncelikli ve yaratıcıydı; çalışmalarındaki netliği ve huzursuzluğu sevdim” tabirini kullanmıştı.  

BİR WEYANT TABLOSU İSTİYORSAN SIRAYA GİRMEN GEREK!

Denebilir ki, ne Covid-19 ne de kapanmalar Weyant’ı durdurabilmişti. 2021 bahar ayında Weyant artık yükselişteydi.

Resimlerinin fiyatları 50 bin dolara çıkmış, Los Angeles’da bulunan Blum & Poe galerisi, yalnızca onun çalışmalarına geniş yer ayırmaya başlamıştı. Weyant ve Gagosian’ın ilişiklileri de bu devirde derinleşti.

Çok geçmeden, gazeteler çifti Paris ve Saint-Tropez’de görmeye başladı. Weyant adeta bir rüyayı yaşıyor, yapıtlarını piyasada bulmak giderek imkânsız hale geliyordu. Bu durum bir noktadan sonra o denli bir hâl aldı ki, büyük koleksiyonerler dahi Weyant’ın çalışmalarından birini almaya çalıştığında bekleme sırası olduğunu öğreniyordu.

Weyant, bu devirde sanat topluluğunun yakışıksız yüzüyle de karşı karşıya kaldı; Blum & Poe sanat galerisi genç sanatkardan şahsî standı karşılığında üç tablosunu almıştı.

Bununla da sonlu kalmayan galeri, değerli koleksiyonculara stanttaki tüm tabloların satıldığını söylese de sonrasında tabloları elinde tutuğu ortaya çıktı. Bu durumdan epeyce rahatsızlık duyduğunu söyleyen Weyant, Blum & Poe galerisi ile bağlantısını sonlandırdı.

‘ARTIK KENDİMİ BULDUĞUMU HİSSEDİYORUM!’

27 yaşında sanat dünyasının tüm gerçekliğini yakından gözlemleyen Weyant, son olarak Blum & Poe’e 15 bin dolara sattığı “Düşen kadın” tablosunun geçtiğimiz günlerde Sotheby’s müzayede konutunda 1,6 milyon dolara satıldığını öğrenmesi şok tesiri yarattı.

Geçmişi geride bıraktığını ve yıl sonunda gerçekleşecek şahsî standına hazırlandığını söyleyen genç sanatçı, evvelki tablolarına mevzu olan bayanların bir cins değişime uğradığını söylüyor.

“Korkuların tahminen de daha teatral bir şeye dönüşmeye başlıyor” diyen Weyant akabinde şu kelamı ekliyor:

“Artık kendimi bulduğumu hissediyorum.”