Kayseri Basketbol’da Tolga Esenci: Sözümü tuttum, gururluyum

Kayseri Basketbol’da Tolga Esenci: Sözümü tuttum, gururluyum
Bayan Basketbolu’nun kıymetli kulüplerinden olan lakin bu yıl büyük bir kahır yaşayan Kayseri Basketbol’un başına dönemin son kısmında geçen ve o sırada yalnızca 1 galibiyeti bulunan ekibi sırtlayıp, ligde tutmayı başaran Tolga Esenci, verdiği kelamı tutmanın gururunu yaşadığını söyledi.

Kayseri’den birinci teklifi aldığımda kadronun epeyce dertli bir durumda olduğunu hatırlatan Esenci, “Hatta benim yakın etrafımdan de birçok kişi bu vazifesi kabul etmemem yolunda telkinlerde bulundu. Genel Koordinatör Ahmet Bozbey ile yaptığımız birinci toplantıda kendisinin ekibe inancının hala tam olduğunu görmem, teknik grubun ve oyuncuların ligde kalmak için sonuna kadar gayret etmeye kararlı olduğunu hissetmem ikna olmamı kolaylaştırdı ve vazifeye başladım” dedi.

Bu bir takım işi

Hangi düzeyde olursa olsun bir kadronun başarılı olması için idare, staff ve oyuncu üçgeninin birlikte çalışması çok kıymetlidir diye konuşan genç çalıştırıcı. “Bu süreçte Bellona Kayseri ekibinde bir muvaffakiyetten bahsediyorsak idare (başta Liderimiz Yakup Yüksel, Koordinatör Ahmet Bozbey ve menajer Semih Tektaş) yardımcı antrenörler (Selim Aldağ – Ahmet Duman ve H. Ahmet Akkaya) ve sıhhat grubunun (Zuhal Kılıç ve Türkan Öztürk) özverili ve uyumlu çalışmalarının da altını çizmek gerekir” diye konuştu.

Baskıyı azalttık

Tolga Esenci’nin ekibin başına geçtiği birinci devri şöyle anlattı: Birinci idmanda karşımda bilhassa mental açıdan hassas ve özgüveni yaralanmış bir grup buldum. Bu noktada taktiksel gelişim kadar oyuncuların özgüvenlerini geri kazanmalarına yardımcı olmam gerektiğini düşündüm. Bitmesine 14 maç kalmış bir ligde daima Nisan ayını konuşmak grup üzerindeki baskıyı arttırmaktan diğer bir işe yaramayacaktı. Birinci idmandan itibaren ‘sezon sonunda nerede oluruz’ diye konuşmayı bırakıp; yalnızca, bir sonraki maçı en güzel halde oynamayı kendimize amaç olarak koyduk. Bu yaklaşım oyuncuların üzerindeki baskıyı azaltmakla kalmadı, sürece olan inancımız ve konsantrasyonumuz daha kaliteli basketbol oynamamızı sağladı diye düşünüyorum. Bu noktadan sonra bir yandan ekibe uygun olduğuna inandığım bir sistemin temellerini atarken, bir yandan da kadronun zaaflarını mümkün olduğu kadar gizleyecek biçimde maç hazırlığı yaparak ve kısa vakitte sonuca ulaşmaya çalıştık. Bununla birlikte sonuç kadar kaliteli basketbola odaklanmamız, birden fazla kimse tarafından sürpriz olarak görülen galibiyetleri almamızı da sağladı.

Gemiyi limana ulaştırdık

Birinci maçında Galatasaray karşısında alınan galibiyeti anlatan Esenci, “Maçta önceliklerimizi belirleyip maç planını olabildiğince kolay ve açık tutmaya çalıştık. Oyuncular da maçın sonuna kadar bu plana sadık kaldılar ve inanılmaz uğraş ettiler. Son 5 dakikada yanılmıyorsam 7 faul atışı kaçırdık ki bu grubumun üstündeki baskının ne kadar büyük olduğunu tek başına anlatıyor. Çok yakın bir maç oldu ve sonunda kazanan biz olduk. Bu galibiyet hem oyuncularımızın özgüvenlerini tekrar kazandırdı hem de inşa etmekte olduğumuz sisteme inanmalarını sağladı. Ocak ayından Nisan ortasına kadar olan süreçte ligin Covid, Ulusal Ekip, Türkiye Kupası ve kar yağışı üzere nedenlerle kesintiye uğraması vakit zaman maç ritmimizi kaybetmemize neden olsa da günün sonunda herkes üzerine düşeni yaptı ve gemiyi limana ulaştırmayı başardık” sözlerini kullandı…

Fenerbahçe periyodu değerliydi

Mesleğinin en kıymetli periyotlarını Fenerbahçe Bayan Basketbol Takımı’nda geçiren başarılı çalıştırıcı, “Fenerbahçe A Takımı’nda yardımcı antrenör olarak 4,5 dönem geçirdim ve çok bedelli antrenör ve oyuncularla birlikte çalışıp, Avrupa Basketbolu’nun en üst düzeylerinde rekabet etme fırsatı yakaladığım bu süreçte bayan basketbolunun dinamikleri ve oyuncu havuzuyla ilgili önemli tecrübe edindim. Bu tecrübenin en az kazanılan kupalar kadar bedelli olduğunu düşünüyorum. Bununla birlikte birlikte çalışma fırsatı bulduğum George Dikeoulakos ve Valerie Garnier bana tecrübelerini aktarmakta çok cömert davranmakla kalmayıp, idman ve maçlarda kendimi ikinci bir Head Coach üzere hissettirecek kadar çok alan verdiler. Bu iki isimle temasımız hala devam ediyor. Bellona Kayseri’nin ligde kalma sürecinde verdikleri manevi takviye benim için çok önemliydi” biçiminde konuştu.

Yarışmacı olmak kıymetli

Gelecek dönem Kayseri’de devam etmeme konusuna da açıklık getiren genç çalıştırıcı, “Coach olarak beklentim her alanda yarışmacı olabilmek ve düzgün bir çalışma ortamı. Geçmişime baktığınız vakit bu koşulları sağlayabildiğim kulüplerde uzun müddetler çalıştığımı görürsünüz. Kolay kolay kulüp değiştiren bir değilim. Kayseri’de geçirdiğim mühlet şimdilik kısa olsa da varmak için savaştığımız maksadın zorluk derecesi ve yaşanılanlar karşılıklı bağlılığın erken oluşmasına neden oldu. Umarım kulüple ortak bir tabanda buluşuruz ve birlikteliğimiz devam eder” dedi.

Antrenörlerin değeri artacak

Bayan basketbolunda yabancı sayısının düşürülmesine de değinen Esenci, “Açıkçası antrenör olmanın çok kıymetli bir kısmının adapte olabilme hüneri. Münasebetiyle oyuna yeni bir kural konduğunda ya da var olan kural değiştirildiğinde birinci refleksim bu kuralın olumlu ya da olumsuz yanlarını düşünmek olmuyor. Öncelikli fikrim her vakit ‘takımımı bu kurala nasıl adapte edeceğim’ sorusunun karşılığını aramak. Daha fazla Türk oyuncunun alanda talih bulacak olması elbette bir Türk antrenör olarak beni memnun eder. Ayrıyeten döviz kurunun bu derece yüksek olduğu bu ortamda bir yabancı eksik almak, kulüplerin mali yüklerini azaltıp, mali disipline girmelerini kolaylaştıracaktır diye umuyorum. Bu noktada biz antrenörlere düşen misyon rekabet ortamını canlı tutmak olacak. Yeni kuralın akabinde yerli oyuncuların ehemmiyetinin artacağı apaçık ortada. Ben ayrıyeten koç performanslarının da kıymetinin artacağını ve sıralamada belirleyici olacağını inanıyorum” fikrini savundu.

İrtibat çok kıymetli

Oyuncularla irtibatının ekseriyetle daima uygun olduğunu belirten, Tolga Esenci, “Günümüz dünyasında bilgiye ulaşmak çok kolay ve yalnızca bilgiyle fark yaratmak çok güç. Bilgiyi oyunculara aktarmaktaki ustalık ve karşılıklı itimat oluşturma mahareti oyuncu koç ilgisinde fark yaratan en değerli ögelerden biri bence. Bilhassa genç oyuncuların profesyonel basketbola adapte olmasında karşılıklı irtibatın çok değerli olduğuna inanıyorum. Tüm dünyanın konuştuğu ‘Z Kuşağı’, eski adap usullere pek de kulak asmıyor. Bir işi yapmadan evvel onunla ilgili ayrıntıları öğrenip sürece o halde dahil olmayı tercih ediyor. Oyuncularıyla tıpkı frekansı yakalayabilen açık fikirli antrenörler bilhassa genç oyunculardan randıman alma konusunda fark yaratabiliyorlar. Yalnızca basketbolda değil tüm sporlarda bağlantı odaklı antrenörlerin öne çıktıklarını görüyoruz. Giovanni Guidetti, Julien Nagelssmann vs. Aslında yalnızca yerli oyuncularla değil, şu ana kadar çalıştığım oyuncuların büyük çoğunluğuyla yerli yabancı, bayan erkek ayırt etmeksizin yeterli bir diyaloğum olduğunu söyleyebilirim. Tahminen de Bağlantı eğitimi almış olmam bu durumla ilgilidir. Bununla birlikte insanların gelecekleriyle ilgili kararlar alırken farklı perspektiflerden baktıklarını da biliyorum. Bu açıdan bu durum bana şahsî olarak bir avantaj sağlayacak mı? Vakitle göreceğiz” diyerek kelamlarını noktaladı.