Hububatta ikili tehlike

Hububatta ikili tehlike
Bazı bölgelerde çiftçilerin toprağa su vermek zorunda kaldığını söyleyen Selçuk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Süleyman Soylu, “Bu yıl daha evvel yaşanmamış bir olayı gördük. Çiftçi ocak ayında tarlaya su verdi. Kuraklık devam ederken havaların çok ısınmasına aldanan bitkiler büyümeye başladı. Olağanda bu ayı uyuyarak geçirirdi. Çiftçi su verdi zira ektiğini kaybetmek istemiyor” dedi.

Kurak geçen her gün Anadolu’daki çiftçilerin kaygısını arttırıyor. Türkiye genelinde epeyce düşük gerçekleşen sonbahar ve kış yağışları ekimi yapılan ve yapılacak eserler için büyük bir tehlikeye dönüştü. Geçtiğimiz 2-3 yılda yaşanan krizlerle besin üretiminin ne kadar değerli olduğunu hatırlayan Türkiye’nin gözü artık yağmur ve kar getirecek bulutlarda. Uzmanlar ise bilhassa hububat üretiminde ikili tehlike konusunda uyarıyor.

KONYA’DA YÜZDE 60 DÜŞTÜ

Türkiye’nin tahıl ambarı pozisyonundaki Konya’da yıllardır bu hususta araştırmalar yapan Selçuk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Süleyman Soylu, “Geçen yıl sonbahar emsal halde geçti lakin sonra hoş yağış aldık. Hatta çok yüksek rekolte sağlandı. Bu yıl ise son 4 ayda bölgelerde yüzde 27 ila 60 oranında yağışlarda azalma var. Konya’da bu oran yüzde 55-60. Ocak ayına geldik hâlâ beklenen yağışları alamadık. Şubat sonu ve mart ayında yağmazsa işte gerçek tehlike o vakit başlar” dedi.

Prof. Dr. Süleyman Soylu

OCAK AYINDA SULAMA

Bu yıl kuraklığın yanında havaların çok sıcak gitmesinin de yeni bir sorunu ortaya çıkardığını anlatan Soylu, “Buğday, arpa üzere eserler ekim ayında ekildi. Çimlenme bir biçimde sağlandı. Şu an yağış olmasa da yönetim edilir. Kıymetli olan önümüzdeki süreçte bunları olgunlaştıracak yağışlar. Fakat bu devirde hava sıcak gidince çimlenen bitkiler çalışmaya (fotosentez) başladı. Yani su lazım. Konya’da çiftçiler mecburen birinci kez ocak ayında sulama yapmak zorunda kaldı. Bunu daha öncegörmemiştik” tabirlerini kullandı.

KONYA, ŞANLIURFA VE TEKİRDAĞ LİDER

Türkiye’deki buğday üretiminin yüzde 9’u Konya’da, yüzde 6.7’si Şanlıurfa’da, yüzde 5.8’i Tekirdağ’da, yüzde 4’ü Adana’da yüzde 3.9’u Mardin’de, yüzde 3.6’sı Edirne’de, yüzde 3.3’ü Diyarbakır’da ve yüzde 3.1’i Kahramanmaraş’ta gerçekleşiyor. Türkiye’nin geçtiğimiz dönem buğday üretimi 20.5 milyon tondu.

‘SICAKLAR BAŞLAMADAN YAĞIŞ OLMASI LAZIM’

Türkiye’nin hububat üretiminde kıymetli bir hisseye sahip olan Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde çiftçilerin telaşlı olduğunu anlatan Ziraat Mühendisleri Odası Şanlıurfa Şubesi Lideri Abdullah Melik, “Son 3 yıldır önemli bir kuraklık yaşıyoruz. Bilhassa Şanlıurfa’da ekim ayında toprağa 1.4 kilogram yağış düştü. Bu kasımda 81 kilogram aralıkta ise 51 kilogram oldu. Bu yıl Şanlıurfa’da 3 milyon dönüm toprağa buğday, 1.5 milyon dönüm yere mercimek, 900 bin dönüm toprağa ise arpa ekildi. Az yağış olmasına karşın çimlenme sağlandı fakat önümüzdeki günlerde bunların uzunluk vermesi ve tanelenmesi için yağış lazım. Bilhassa bölgemizde erkenden havalar ısınıyor. Havalar ısınmadan beklediğimiz yağışlara kavuşmak istiyoruz. Yoksa bitkiler kâfi gelişimi sağlayamaz. Bizim için kıymetli olan o” tabirlerini kullandı.

Abdullah Melik

KAR YAĞMIYOR, BARAJLAR BOŞ

Yağışsız günlerin bu biçimde devam etmesi halinde bölgelerinde rekolte kaybının yüzde 70-80’e ulaşabileceğini aktaran Abdullah Melik, “Zira Doğu Anadolu’da kar yağmadığı için barajlar da boş. En büyük barajlarda bile doluluk yüzde 30’larda. Çiftçi SULAMA yapmak istese de yapamayacak. Su bulan da güç maliyetinden dolayı tercih etmeyecek. Olağanda 3 ünite su isteyen tarlaya yüksek maliyet ödemek istemeyen çiftçi bir ünite su verecek. Esasen üretici girdileri çok yüksek. Sonuç olarak rekolte yeniden düşük kalacak. Rekoltenin düşük kalması da market raflarında yüksek fiyat demek. Umarız yağışlar daha fazla gecikmez” diye konuştu.