Dinozor Fern, Londra Doğa Tarihi Müzesi’nin yenilenen bahçelerinde yerini aldı

Kısa süreliğine ulusal turneye çıkarılan dinazor Dippy’nin iskeleti yerine Fern adı verilen kopyası Londra’daki Doğa Tarihi Müzesi’nin yenilenen bahçesine yerleştirildi.

İngiltere’nin başkenti Londra’daki Doğa Tarihi Müzesi, ana girişinin hemen dışında yer alan ve beş yıllık bir proje sonucunda 25 milyon sterline (yaklaşık 1 milyar TL) mal olan yenilenmiş bahçelerini açmaya hazırlanıyor.

Bahçenin en çok öne çıkan eserleri arasında şu anda ulusal bir turnede olan dinazor Dippy’nin 26 metre uzunluğundaki iskeletinin kopyası Fern yer alıyor.

Doğa Tarihi Müzesi’nde paleontolog olan Profesör Susannah Maidment, “Bu iskelet daha önce Doğa Tarihi Müzesi Merkez salonununda sergilenen dinazor Dippy’nin bronz bir kopyası,” diye ifade ediyor.

Dinazor Dippy’nin iskeleti daha çok kapalı mekânlarda sergilenmeye uygunken, bronzdan yapılmış kopyası Fern, doğa koşullarına daha dayanıklı olduğu için müzenin bahçesinde bir demirbaş olarak sergilenecek.

Paleontolog Maidment, “Dippy büyük bir otobur. 22 metre uzunluğunda ve kalçaları dört metre genişliğindeki dinazor, 150 milyon yıl önce yeryüzünde yürümüş en büyük hayvanlardan biri,” dedi.

Müzenin iki bahçesinden birinde yer alan Fern’in iskeletinin yer aldığı kısım Jurassic dönemi peyzaj düzenmesi ile hazırlandı. Müzeyi çevreleyen iki bahçe toplamda beş dönümlük araziyi kaplıyor.

Bahçelerden ilki olan Evrim Bahçesi, Dünya’nın 2.7 milyar yıllık tarihini özetleyen bir deneyim sunuyor.

Doğa Tarihi Müzesi’nin baş araştırmacısı Paleontolog Dr. Paul Kenrick, “Ziyaretçiler, 2.7 milyar yıldan daha da eski olan ve İngiltere’deki en eski kayaların da yer aldığı bahçede jeolojik bir yürüyüş yapacak,” ifadelerini kullandı. Müze girişi, ziyaretçilere içeride neyle karşılaşacaklarına dair iyi bir ilk izlenim sunarken, bahçelerin etrafına yerleştirilen banklar ve taşlar, ziyaretçilerin yanı sıra yerel halka da Londra’nın yoğunluğundan az da olsa kaçabilme imkanı tanıyor.

Müzenin yan tarafında, farklı habitatları ve İngiltere’nin biyolojik çeşitliliğini temsil eden kır çiçekleri ve göletlerin yer aldığı bir doğa keşif bahçesi de bulunuyor. Bahçe, bilim insanlarından oluşan ekiplerin kentsel doğal peyzajdaki değişiklikleri izlediği Müze’nin Kentsel Doğa Projesi’nin bir parçasını oluşturacak.