Köşe yazarımız Cengiz Erçağ bu haftaki yazısında meyve-sebze borsasını ele aldı

Geçtiğimiz hafta İstatistik Kurumu’nun yayımladığı verilere göre, Eylül ayı hayat pahalılığı oranı yüzde 2.53, En yüksek fiyat düşüşü gösteren ilk üç mal veya hizmet ise; yüzde 43,10 taze börülce, yüzde 37,50 Milli Piyango Bileti ve yüzde 30,98 ile patlıcan oldu.

Doğal olarak meyve-sebze borsası kendiliğinden oluşunca, bize de bu konuda piyasa analizlerini yorumlamak düştü.

Taze börülce gördüm gerçekten de sezon sonu diye biraz inmiş fiyatları. Hakkını vermek lazım.

Ah o domatesler kara doymadı bu sezon, 99- 100 TL seviyesinde seyredip durdu, kış aylarında ne olur bilinmez, düşer diye sürekli borsayı takip edip duruyoruz.

Hayır düşerse alıp derin dondurucuda stok yapacaktık. Takibe devam o zaman.

Hadi yine iyisiniz patlıcan düştü sadece düşmekle kalmadı. Bütün istatistiki verileri yerle bir etti. O zaman patlıcan yemeğe devam, hem patlıcandan bir sürü yemek de yapılır. En sevdiğim patlıcan  oturtma yemeğidir.

Ben kabak da düşer diye kulağım kirişte bekledim,olmadı işte.

Oysa ki başkalarının doğradığı gibi bizler de biraz kabak doğrasak hepimize iyi gelecekti. Neyse önümüzdeki aya inşallah.

Piyango bileti nasıl düştü anlamadım ama zaten bizim konumuz o değil.

Hayır başarıp da taze fasülyeyi dedüşürsek kesin yüzde birin altına inecektik.

Ama o et, tavuk, süt, yumurta, yani temel tüketim malzemeleri bırakmadı artıkça arttılar vallahi.

Harçlar da yüzde yüz artınca doğal olarak Eylül ayı hayat pahalılığı yüksek çıktı.

GSM şirketleri de çok ayıp ettiler aslında, cep telefonu faturaları yüzde yüz arttı mesela. Artırmasalar kesin yüzde 2,53 çıkmayacaktı endeks.

Bir önceki aya göre, endekste kapsanan 479 madde çeşidinin ortalama fiyatlarında artış, 100 madde çeşidinin ortalama fiyatlarında ise düşüş gerçekleşmiş.

Dile kolay yüz madde, hem de bu kadar pahalılığın içinde.Şükürler olsun..

Eğitim ücretleri artmış mesela, ne olmuş yani tam gün eğitime geçince bu durum da düzelecek.

Ulaşım kalemleri de artmış, iyi de oldu belki trafik rahatlar biraz..

Yine konunun dışına çıktık istemeden.

Patatesin de artık önünde saygıyla durmak gerek, piyasalardaki pahalı yerini korudu. Oysa ki eskiden milli yemeğimiz patatesdi.  Şimdilerde kendisini sadece saygıyla seyredeceğiz.

Oysa ki yerli üretimimiz idi patates, üretici bu kadar kazanıyor mu emin değilim. Ama bu fiyatlarla birilerinin kazandığı kesin.Biz de bullezyeriz ne olacak ki.

Bu yıl üzüm de, incir de 200 TL’nin altına düşmedi, üzüme ve incire yatırım yapanların yüzü güldü.

Karpuz mesela o da milli meyvemiz di bu yıl doğru dürüst yiyemedik, kabak aşısı yapılınca karpuz da karpuz olmaktan çıktı. Ancak o da borsamızda yatırım yapanların yüzünü güldürdü.

Kavunu da unutmamak gerek o da iyi bir yatırım aracıydı bu yıl.

Yeşil soğan tekgeçerim, yatırımcının yüzünü gösterdiği artışla o da güldürdü.

Konumuz dışı ama Flüt de artmış, almayın çalmayın kardeşim o da artmasa belkide eksiye düşecekti endeksimiz.

Hele o Almanca-Türkçe sözlük esas o yaktı bizi, bir de çay bardağı.

Müzik kursunun da bizi yakanlar arasında olduğunu unutmamak gerek.

Şemsiyeyi göremedim listelerde o da pahalı olmuştur mesela, ne de olsa çok yağışlı olacak bu sene.

Neyse çok da düşünmemek gerek, börülce ve patlıcan ile idare edeceğiz artık ve bir umut, ya çıkarsa diyerek piyango biletimizi de aldık mı bu iştamamdır.

Kalın Sağlıcakla…